
Konuya gelecek olursak,hikaye tür bakımından biraz dram biraz gençlik romanına giriyor sanırım.Seren adında 24 yaşında bir kız var.Çocukluğundan beri tanıdığı ve hatta aşık olduğu kişi,bir anda hayatından çıkınca kendini boşlukta buluyor ve İngiltere'de tanıştığı birinin önerisiyle kendini bir psikoloji kulübünde buluyor.Tüm o yaşadıkları,arkadaşlıkları,platonik aşkı,sırlarla dolu hayatını,hatta o küçük karadut ağacını,anlatırken buluyor tanımadığı insanlara.Hikaye böyle kurgu bakımından.Şu an anlatırken pek heyecanlı gelmedi belki ama yazarken yaşadığım duygular tarif edilemez,umarım okuyanlar da bunu hisseder ilerde.
Kitabın kapak tasarımına kadar ayarlamıştım ama şimdi beğenemiyorum garip bir şekilde.Şimdi kitabın birkaç kesitini koyacağım,
Yan tarafta bir kesit var.Bir de kitabın arka kapak yazısını koyayım ve gideyim:
Nefes Al.
Hatırla.
Nefes Ver.
Unut.
Bir nefes alıp verme arasında yaşandı her şey.Hissetmedim saniyeleri.Büyüdükçe lezzetlendi,bazen acıydı.Karadutlar gibi.Her ikisi de leke bırakıyordu ama bu da güzelliğinin bedeliydi.Her birinin tadı farklıydı,denemekten çekinmedim,birinin tadı,beni benden alana kadar.O kadar esrarengizdi ki,hep dilimin ucunda kalsın istedim.Ama hiçbir şey sonsuza kadar değildi.
0 yorum:
Yorum Gönder